Saç Nakli Nedir?
Saç nakli, dökülmeye karşı dayanıklı olan verici bölge yani ense bölgesinden, göğüs, kol-bacak kısımlarından alınan saç köklerinin saç dökülmesi sorunu olan bölgeye taşınması işlemidir.
Nakillerde en çok tercih edilen, başın arka kısmı ve kulakların üst kısmında bulunan saçlı alandan alınan saç kökleri olmaktadır. Nakillerde erkek ve kadın arasında birtakım farklar bulunabilir. Örneğin erkeklerde, verici bölge ense kısmıdır. Çünkü başın arka tarafındaki kıllar dihidrotestosteron hormonuna tamamen duyarsızdırlar ve bu hormonun etkisiyle hiçbir surette dökülmezler. Oysa kadınlarda saç dökülmesi yaygın olarak saçlı derinin tüm yüzeyinde görülür. Bunun için kadınlarda eğer ense kısmında dökülme ve incelme daha az ise, ancak bu durumda erkeklerde olduğu gibi kadınlarda da saç kökü verici sahası olarak ense kısmı kullanılır.
Saç ekiminde vücut kılları da kullanılabilir. Ancak kol, bacak ve vücudun diğer bölgelerinden alınan kılların ense bölgesindeki kıllar gibi dökülmeye dayanıklılığı yoktur. Eğer nakil için vücut kılları kullanılacaksa şu noktaların bilinmesi gerekir:
- Vücut kıllarının ense bölgesindeki kıllar gibi dökülmeye dayanıklılığı yoktur, Üstelik saç nakilden belli bir süre sonra yeniden dökülebileceği bilinmelidir.
- Vücut kılları belli bir uzunluktan fazla uzamazlar.
- Vücut kılları normal yoğunlukta, dolgun bir görüntü vermeyebilir.
- Vücut kıllarının alınması ense bölgesine göre daha fazla zaman alabilir ve bu durum uygulama fiyatını artırabilir.
Bu nedenle eğer bir sorun yoksa saç naklinde başın arka kısmından alınan saç köklerinin kullanılması daha doğru bir uygulamadır.
Erkeklere yapılan saç nakillerinin başarı oranı kadınlara nazaran daha yüksektir. Ancak yine de ekilen saçların kalıtımsal sebeplerden dolayı zaman içinde dökülebileceği bilinmelidir. Son zamanlarda saç nakline oldukça yoğun talep vardır ve bazen bu talebi ranta dönüştürmek amacıyla hastalar, yeterince bilgilendirilmeden ve muayene edilmeden saç nakline ikna edilmekte veya zorlanmaktadır.
Saç ekiminde sonuçların başarılı olabilmesi için, verici bölge olan ense ve kulak üstü bölgede, saçların alınması sonrasında bir açılma olmayacak şekilde ve nakil yapılacak alana yetecek kadar saç bulunması, bu saçların sağlıklı olması çok önemlidir.
Günümüzde saç nakli için genellikle iki yöntem kullanılmaktadır. İlki, daha eski bir yöntem olan, saç foliküllerinin bir şerit şeklinde kesilen saçlı deriden laboratuvar ortamında alınarak ekime hazır hale getirilmesini içeren FUT yöntemidir. Bu yöntemde operasyon sonrasında iz kalmaktadır. 2000’li yılların ortasından itibaren yaygınlaşan ve hiç iz bırakmayan diğer yöntem ise FUE yöntemi denilen ve saç foliküllerinin bistüri ile kesi yapılmadan tek tek çıkarıldığı, dikiş atılmayan yöntemdir. FUE yönteminde hastaya fazla bir sıkıntı çıkarılmaz. Uygulama, hekimi de fazla yormaz.
FUT ile FUE tekniği arasındaki en belirgin fark verici ense bölgesinden saç köklerinin alınma şeklidir.
FUE yönteminde saç kökleri verici bölgeden özel uçlu aletler kullanılarak yapılan dairesel kesilerle tek tek alınır. FUT tekniğinde ise verici bölgeden bir şerit halinde alınana deri parçasının mikroskop altında saç foliküllerine ayrıştırılması şeklinde alınır.
FUT yöntemi ile yapılan saç ekimlerinde bir süre saç köklerinin alındığı ense bölgesinde ağrı olmakta ve dikiş izi kalabilmektedir. Ayrıca enfeksiyon riski de bulunmaktadır. Bu özelliklerinden dolayı FUT yöntemi, FUE yöntemine göre fazla tercih edilmemektedir. FUE yönteminin ise dikkatli yapılması durumunda bir defekti bulunmamaktadır.
Saç Ekimi Nasıl Yapılır?
1. Aşama
İlk olarak verici bölgelerdeki yani ense ve iki kulağın üstünde kalan bölgelerdeki saçlar tıraş edilir. Verici bölgedeki saç köklerinin özel uçlu mikro motor ile tek tek alınması için saçların 0,3 mm kısaltılması gereklidir. Daha sonra saç köklerinin alınacağı bölge lokal olarak uyuşturulur.
2. Aşama
Verici bölgeden saç köklerinin alınması aşamasıdır. Bu aşamada saç folikülleri 0,7 veya 0,8 mm’lik özel uçlara sahip mikromotor yardımıyla, uyuşturulmuş olan verici bölgeden alınır. Bu işlem yapılırken, saç kökleri verici yüzeyden homojen bir şekilde toplanmalıdır. Bir saç teli içeren greftler 0.8 mm’lik ince punch yardımıyla alınmalı ve doğal bir görüntü oluşması bu saç kökleri ön saç çizgisine ekilmelidir.
2 – 3 saç teli içeren greftler ise daha kalın uçlarla alınabilir. Bu greftler bir saç teli içeren greftlerden sonra ekilmelidir.
Saç köklerinin toplanması, toplanacak saç kökü sayısına bağlı olarak üç saat kadar sürebilir. Verici bölgeden toplanan saç kökleri, nakil işlemine kadar özel bir solüsyon içerisine tutulur.
Belirlenen ön saç çizgisinden itibaren ekim yapılacak alan lokal olarak anestezi ilaçları ile uyuşturulur.
Saç köklerinizin çapı ve derinliği hesapladıktan sonra özel lateral slit ile yön ve açıları doğal saçların yön ve açılarıyla uygun olarak saç köklerinin yerleştirileceği kanallar açılır
3. aşama saç ekiminde doğal bir görüntü elde edebilmek için saç ekiminin 4. aşaması ile birlikte en önemli ve titizlik gerektiren kısmını oluşturmaktadır.
3. Aşama
Dördüncü aşamada ekim sonrası saçların hangi yöne taranacağı, ne kadar sık ve yoğun olacağına göre açılan kanallara saç kökleri yerleştirilir. Saç ekimi operasyonunda 3. aşama ile birlikte en önemli aşamadır.
Bu aşamada, o ana kadar yapılan işlemlerden yorulan hastaya 10-15 dakika dinlenme ve yemek molası verilebilir. Verici alandaki saç köklerinin alındığı yer bandajla kapatılır
3. ve 4. aşamalarda uzman bir doktorla çalışılmamışsa doğal bir görüntü elde edilemez. Yoğunlukları homojen olmayan ve tek yöne taranan saçlarla estetik olmayan bir görüntüye mahkum olunabilir.
4. Aşama
Beşinci aşamaya gelindiğinde açılan saç kanallarına elde edilmiş saç kökleri teker teker yerleştirilmiş ve ekim işlemi tamamlanmıştır. Operasyon bölgesi özel bir losyonla temizlenir. Bundan sonra hastaya yapması gereken işlemler uzman doktor tarafından detaylı olarak anlatılır.
Ekimi yapılan saç köklerinin tutunması bir haftada tamamlanır. Operasyonun sonrasında ilk üç gün saçlar yıkanmaz. Ekimi yapılan saç köklerinden çıkan ilk saçlar 2-3 hafta içinde kendini gösterir. Ancak bu ilk saçlar tamamen dökülür. Bu durumun normal olduğu ve operasyonun başarısızlığı olarak algılamaması gerektiği hastaya iyice anlatılır.
Saç Dökülmesinin Nedenleri
Doğal saç döngüsü nedeniyle meydana gelen dökülmeler dışında saç dökülmesine neden olan bazı faktörler:
- Saç kıran (alopesi areata), bazı ateşli hastalıklar, Tiroit hastalıkları, kafa derisinde mantar ve diğer patojenlerin meydana getirdiği enfeksiyonlar gibi çeşitli hatalıklar,
- Stres, saç koparma hastalığı (trichotillomania) gibi psikolojik rahatsızlıklar,
- Beslenme yetersizliklerine veya dengesiz beslenmeye bağlı olarak gelişen demir, çinko gibi mineral madde, aşırı düzeydeki protein eksiklikleri ve vitamin eksiklikleri,
- Karaciğer ve böbrek bozuklukları,
- Çeşitli rahatsızlıklardan dolayı kullanılan ilaçlar ki bunlara tansiyon ilaçları, epilepsi ilaçları, pıhtılaşma önleyici ilaçlar, şişlik giderici ilaçlar, psikiyatride kullanılan bazı ilaçlar, doğum kontrol ilaçları, kemoterapide kullanılan ilaçlar örnek olarak verilebilir,
- Saça sürülen jöle, krem, boya, spreyler ve diğer bazı zararlı kimyasallar ve kalitesiz saç bakım ürünleri,
- Hormonal ve genetik faktörler.
- mevsim değişiklikleri,
- Yanlış ve sık tekrarlanan saç bakımı (fön, perma),
- Hamilelik, doğum yapma, menopoz gibi haller.
Saç Ekimi Sonrasında Oluşabilecek Yanlışlar
Saçların yanlış yöne uzaması:
Bunun nedeni saçların doğal yön ve açılarına dikkat etmeden uzman olmayan eller tarafından özensiz veya tecrübesizce yapılan saç ekimi operasyonlarıdır. Saçlar doğru yön açılarla ekilmezse, doğal yani dökülmeden kalan saçlarla uyumlu olmayan yönlerde ya da tamamen aksi yönde çıkarlar. Bu durum hoşa gitmeyen bir görünüme ve kişide psikolojik rahatsızlığa neden olabilir.
Saçın alındığı alanda his kaybının oluşması:
Bu belirti FUT tekniğinde yapılan saç ekiminin bir yan etkisi olarak ortaya çıkar. Verici bölgeden alınan, Saç köklerinin bulunduğu saçlı deri parçasının daha derinden alınması nedeniyle damar ve sinirlerin kesilmesi sonucu ortaya çıkmaktadır. Nadiren görülür ve uygun tedavilerle genellikle giderilebilir.
Saç köklerinin alındığı alanda çizgi şeklinde yara izinin meydana gelmesi:
Bu iz, FUT yönteminde karşılaşılan bir durumdur. Saç köklerinin bulunduğu saçlı deri parçasının bir şerit şeklinde alındığı bölgede ince bir çizgi gibi yara izi kalmaktadır.
Çim adam denilen bir görüntüsünün oluşumu:
Saç ekimi için açılan kanalların genişlikleri greft kalınlığı ile uyumlu olmalıdır kanal kalınlığının gireft kalınlığından daha az olması ekim sonrası çıkacak görüntünün doğallığını bozar ve çim adam görüntüsü oluşur.
Dermoid kist:
Saç ekimi için açılacak kanalların derinlikleri normalden az veya fazla olmamalıdır. Kanalların derinlikleri gireft boyu ile uyumlu, hatta aynı olmalıdır. Kanalların gireft boyuna göre daha derin açılması saç köklerinin olması gerekenden daha derine nakledilmesine deden olur. Bunun sonucu olarak da operasyondan birkaç hafta sonra sivilceden daha büyük ve kalıcı kistler oluşabilir. Bu noktada dikkat edilmesi gereken konu, saç köklerinin yerleştirileceği kanalların boyu ile alınan greftlerin boyunun aynı olmasıdır. Daha önce yerleştirilen saç kökünü fark etmeyip aynı kanala ikinci veya daha fazla greftin yerleştirilmesi de böyle bir sonucun ortaya çıkmasına neden olabilir.
Kanama:
En ciddi yan etkilerdendir. Saç köklerinin alındığı ya da yerleştirildiği bölgede kanama meydana gelebilmektedir. Bunun olmaması için operasyon öncesinde hastanın bu yönde bir rahatsızlığının olup olmadığı, pıhtılaşmayı önleyici herhangi bir ilaç kullanıp kullanmadığı sorgulanmalı ve hastanın kanama profili değerlendirilmelidir. Kanamaya neden olabilecek tüm ilaçlar operasyonun bir hafta öncesinden kesilmelidir. Operasyon, gerekli tüm laboratuvar testleri yapıldıktan sonra başlatılmalıdır.
Enfeksiyon oluşumları:
Çok nadir olarak görülebilir. Doğrusal kesi işleminin yapıldığı FUT tekniğinde enfeksiyon görülme riski daha fazladır. Enfeksiyon riskine karşı uzmanlarca koruyucu amaçlı antibiyotik kullanımı önerilebilmektedir.
Hızlı saç kaybı:
Saç ekimi sırasında çevredeki diğer saç köklerinin zedelenmesinden kaynaklanabileceği gibi; saç ekiminin stresinden de kaynaklanabilir. Operasyon sırasında kullanılan araçların tek kullanımlık, steril ve mutlaka keskin olmalarına dikkat etmeli, çalışmada gerekli özen gösterilmelidir.
Parke taşı görünümü:
Saç ekimi için açılan kanalların gireft boyuna göre daha kısa olması ve greftin üst bölümünün cilt yüzeyinin dışında kalması durumunda saçlı deride kabarcıklar şeklinde bir görünüm oluşur. Bu durum kaşıntıya da sebep olabilir.
Saç Naklinin Tarihçesi
İlk saç nakli 1940’lı yıllarda Japon dermatoloji uzmanı Dr. Okuda tarafından gerçekleştirilmiştir.
İlk uygulamalarda 1-3 saç teli içeren küçük grefter nakledilmiştir. Daha sonraları ise saç nakli, daha büyük saçlı deri parçalarının saçlı bölgeden alınarak saçsız bölgeye nakledilmesi şeklinde olmuştur.
1970’li yıllarda Amerikalı bir dermatolog olan Dr. Orentreich saç ekiminin sistematiğini hazırlamış ve yayınlamıştır.
1990’lı yıllarda stereo mikroskop altında saçlı deriden migrogreftlerin ayrıştırılması işlemi gelişmiş FUT (Follicular Unit Transplantation) tekniği olarak bilinen saç ekim yöntemi popüler olmuştur.
1998 yılında yine bir Amerikan dermatolog olan Dr. Benstain tarafından hazırlanan bir makalede “foliküler ünite nakli” şeklinde yapılacak saç ekiminin bilimsel temelleri anlatılmıştır. Bu makalede anlatılan saç ekim yaklaşımı 2002 yılında Dr.Rassman ve Dr. Bernstein tarafından FUE tekniği olarak tanımlanmıştır. FUE (Follicular Unit Extraction) tekniği 2006 yılından itibaren yaygınlaşmış ve eski yöntem FUT tekniği popülaritesini yitirmiş ve aşamalı olarak terkedilmiştir.