Saç dökülmesi, genetik yatkınlık, stres ve sağlık sorunları gibi pek çok sebeple ortaya çıkan yaygın bir problemdir. Bu faktörlerin her biri saç dökülmesini tetikler. Farklı saç dökülmesi türleri, kendine özgü belirtiler ve nedenler gösterir. Kimi durumlarda saçlar tamamen dökülür, bazen de seyrelir.
Dökülmenin kalıcı olup olmaması da saç dökülmesi tipine bağlıdır. “Saç dökülmesi neden olur? Nasıl önlenir?” diye düşünüyorsanız hem nedenleri hem de tedavi yöntemleri birbirine bağlıdır. Saç dökülmesinin her türü, özel tedavi gereksinimlerine sahiptir. Bu noktada “Kadın ve erkek tipi saç dökülmesinin ekim yöntemi farklı mıdır?” diye düşünüyor olabilirsiniz. Konuya ilişkin ayrıntıları sizler için derledik.
Androgenetik Alopesi (Erkek Tipi Saç Dökülmesi)
Genetik etkenlere bağlı bu dökülme, erkeklerde sık görülür ancak kadınlarda da ortaya çıkabilir. Bu tür saç dökülmesi, saç köklerinin dihidrotestosteron (DHT) hormonuna karşı aşırı duyarlı hale gelmesinden kaynaklanır. Saç folikülleri zamanla küçülerek zayıflar ve sonunda tamamen yok olurlar. Genellikle alın çizgisinde gerileme ve tepe bölgesinde seyrelme şeklinde ortaya çıkar. Peki,
Erkeklerde androgenetik alopesi, genellikle ergenlik sonrası veya yirmili yaşların başında belirginleşir. Saç dökülmesi Norwood-Hamilton skalası ile derecelendirilir. Süreç ilerledikçe tepe bölgesindeki saç kaybı artar ve birleşir.
Kadınlarda ise Ludwig skalasına göre değerlendirilir ve genellikle daha yaygın bir seyrelme şeklinde görülür. Menopoz sonrası hormonel değişiklikler, kadınlarda saç dökülmesinin artmasına neden olabilir. Ekim yöntemi, saç dökülmesinin türüne göre değişiklik gösterir.
Telojen Saç Dökülmesi
Saçın büyüme döngüsünün doğal bir parçası olan telojen fazında uzun süre kalması sonucu ortaya çıkan yaygın bir saç dökülmesi türüdür. Normal şartlarda saçlar anajen (büyüme), katajen (geçiş) ve telojen (dinlenme) fazlarından geçer. Telojen fazındaki saçlar, belirli bir süre sonra dökülerek yerini yeni çıkan saçlara bırakır.
Yine de bazı durumlarda dışsal veya içsel etkenler nedeniyle saçların büyük bir kısmı erken şekilde telojen fazına girer ve toplu halde dökülmeye başlar. Genellikle geçici bir süreç olan bu durum, birkaç ay içinde düzelme eğilimindedir. Telojen saç dökülmesi, stres, kilo kaybı, doğum, enfeksiyon ve besin eksiklikleri gibi nedenlerle ortaya çıkar. Özellikle gebelik sonrası saç dökülmesi, vücudun doğum sonrası hormonal değişimlere uyum sağlamasıyla ortaya çıkan yaygın bir telojen effluvium türüdür.
Demir eksikliği, D vitamini eksikliği ve protein yetersizliği gibi beslenme faktörleri de saç büyüme döngüsünü olumsuz etkileyerek bu süreci tetikleyebilir. Telojen saç dökülmesi yaşayan kişiler genellikle duş alırken, saçlarını tararken veya elleriyle saçlarına dokunduklarında büyük miktarda saç dökülmesi fark eder. Fakat bu dökülme, saç derisinde belirgin açıklıklara neden olmaz ve genel bir seyrelme şeklinde kendini gösterir. Tanı koymak için saç çekme testi (pull test), kan tahlilleri ve saç analizleri kullanılabilir.
Saçkıran (Alopesi Areata)
Bağışıklık sisteminin saç köklerine saldırmasıyla saç kaybına yol açan otoimmün bir hastalıktır. Genellikle dairesel veya oval şekilli, tamamen kellik oluşan bölgeler şeklinde kendini gösterir. Hem erkeklerde hem de kadınlarda görülebilen bu hastalık, bazen kaş, kirpik ve vücut kıllarını da etkileyebilir. Saçkıran, kesin bir nedene dayandırılamasa da, genetik faktörler, tiroid hastalıkları ve bağışıklık sistemi bozukluklarının hastalığın gelişiminde rol oynayabileceği öne sürülmektedir.
“Saçkıran Alopesi Areata nedir?” diye düşünüyorsanız, belirtiler bu hastalığı daha iyi tanımlamaya yardımcı olabilir. Saçkıran (Alopesi Areata) belirtileri arasında, aniden ortaya çıkan ve belirgin şekilde yuvarlak, pürüzsüz saçsız alanlar, kaş, kirpik veya vücut kıllarında dökülme, saç derisinde yanma, kaşıntı veya hassasiyet hissi ve tırnaklarda çukurlaşma ya da kırılganlık gibi değişiklikler yer alabilir.
Stres Kaynaklı Dökülme (Traksiyon Alopesi)
Fiziksel veya duygusal baskının saç büyüme döngüsünü olumsuz etkilemesi sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Bu noktada “Saç dökülmesi stresten olur mu?” diye düşünebilirsiniz. Bu tip dökülme genellikle geçicidir. Uzun süre devam eden bu durum, saç köklerini zayıflatarak dökülmeyi kalıcı hale getirebilir. Traksiyon alopesi, saçın sürekli gerilmesi veya çekilmesi sonucu saç köklerinin hasar görmesiyle gelişen bir durumdur. Özellikle sıkı saç modelleri kullanan kişilerde yaygın olarak görülür. Traksiyon alopesinin başlıca nedenleri şunlardır:
- Sıkı saç modelleri (at kuyruğu, örgü, topuz, postiş kullanımı)
- Sürekli saç düzleştirme, fön makinesi veya kimyasal işlemler
- Saçın sık sık çekilmesi veya zorlanması
- Strese bağlı olarak bilinçsizce saçı çekme alışkanlığı
Bu tür saç dökülmesi, genellikle saç çizgisinin ön bölgelerinde veya saçın gerildiği noktalarda belirginleşir. Başlangıç aşamasında saç kökleri zayıflar ve saç telleri incelmeye başlar. İlerleyen vakalarda, saç kökleri tamamen tahrip olabilir ve kalıcı saç kaybı oluşabilir.
Saç Yolma Hastalığı (Trikotillomani)
Genellikle stres, kaygı ve obsesif-kompulsif bozukluklarla ilişkilendirilen bu durum, saç dökülmesine ve kafa derisinde belirgin boşlukların oluşmasına neden olabilir. “Saç yolma hastalığı trikotillomani nedir?” sorusuna, kafa derisinde görülen boşluklarla kendini gösteren bir hastalıktır yanıtı verilebilir. Bu durum sadece saçlarla sınırlı kalmayıp, kaş, kirpik ve hatta vücuttaki diğer kılların yolunmasını da içerebilir. Çoğunlukla çocukluk veya ergenlik dönemlerinde ortaya çıkar. Trikotillomani hastaları, genellikle stres altındayken saçlarını yolar. Zamanla, bu alışkanlık saç derisinde belirgin açılmalara, enfeksiyon riskine ve sosyal kaygıya yol açabilir.
Skatrisyel Alopesi
Skatrisyel alopesi, saç köklerinin kalıcı olarak hasar görmesi ve saç kaybının geri döndürülemez hale gelmesiyle karakterize edilen bir saç dökülmesi türüdür. Bu durum genellikle saçlı deride iltihaplanmaya neden olan otoimmün hastalıklar, cilt enfeksiyonları veya travmatik faktörler sonucunda ortaya çıkar. Bu durum, saç foliküllerinin zarar görmesine ve skar dokusu oluşumuna neden olur. Bu dökülme yavaş ilerler ve başlangıçta fark edilmez. Zamanla saç derisinde kızarıklık, hassasiyet, yanma hissi ve pullanma gibi semptomlar görülebilir. Saç kaybı düzensiz yamalar halinde ortaya çıkabilir ve ilerleyen aşamalarda saç derisinin etkilenen bölgelerinde parlak ve pürüzsüz bir görünüm oluşabilir. Lupus, liken planopilaris ve yanıklar gibi faktörlerin bu durumun gelişiminde rol oynadığı düşünülür.